25 Ağustos 2010 Çarşamba

Body Worlds "Yaşam Döngüsü"

Geçen haftadan beri aklımda, bir türlü vakit bulup yazamadım şunu! Efendim geçen Cumartesi annem, kocam ve ben Body Worlds denen ceset sergisine gittik.
Evet evet, ceset sergisi!
Annemle teyzemin gazetede okuduyup, ayıla bayıla gitmek istedikleri mekan ve etkinlikler hep biraz gariptir zaten.. 
İlk duyduğumda "hee" deyip geçmiştim ama hakkında o kadar övgü duyunca hadi gidelim dedim.. 
Neyse..
Body Worlds aslında ölü bedenlerin gönüllü olarak bağışlanmasıyla oluşturulan ve estetik kaygı gözeten bir anatomi çalışması. Estetik konusunda bazı şüphelerim var ve o yüzden ceset sergisi diyorum sürekli ama bir yanıyla etkileyici bir çalışma kabul ediyorum. Sergiyi hazırlayan kişi Gunter von Hagens Plastinasyon adı verilen ölü bedenleri koruma yönteminin mucidi. Bu yöntemle ölü bedenleri forma sokup, kas, iskelet, damar sistemlerini, organlarını, derilerini bir nevi mumyalıyor ve sergiliyor.

Bir bakıyorsunuz, karşınızda basket topu sektiren, satranç oynayan, jimnastik yapan bir ceset.. Hatta ata binen iki ceset... Yetmezse kocaaa bir zürafa... Hem de bütün iç organlarıyla.. 
Gunter von Hagens Plastinasyon konusunu o denli abartmış ki, dünyanın pek çok yerinde aynı anda farklı sergileri var. 
İstanbul'dakinin adı Yaşam Döngüsü.. Adından anlarsınız, yaşamın ilk evresinden başlıyor: embriyolardan!!!
Girer girmez gördüğüm embriyolardan sonra-özellikle 8 haftalık olan-hiçbir plastinat beni büyüleyemedi. Evet güzel hazırlanmışlardı, insan bedenini benim gibi kan vs. görmeye dayanamayan biri için bile etkileyiciydi ama o embriyolar.. 
O an bi his geldi.. Kuru fasulyeden küçük o şeyin organları olduğunu bilmek doz aşımına uğrattı beni.. Kariyeri, "dur bi gezelim tozalım"ları, "daha biz kendimiz çocuğuz"ları herşeyi bi kenara atıp doğurasım geldi.. 
Ama neyse ki çabuk geçti! =)
Ceninler birazcık üzücüydü.. Bebeklerin ölü olduğunu görmek içimi burktu..
Hatta tepki topladığı için islami ülkelere anne karnındaki cenini getirmiyorlarmış. İnternetten baktım, abartılacak bir şey yok ama estetik olmadığı da bir gerçek!
Sergideki en ilginç detaylardan biri, bedenlerden alınan kesitlerdi.. Ve hatta o kesitlerin alınış yöntemi!
Bu işi yapmak için sanatçıdan çok biraz cani olmak gerektiğini anladım o an.. 

Bir de hayatım boyunca zürafaları bi daha o kadar zarif ve sevimli bulamayacağımı..

İlgilenenler için sergi Aralık ayına kadar devam ediyor..

Hiç yorum yok: